4 Şubat 2010 Perşembe

GELİBOLU MAİL – ART PROJESİ ÜZERİNE...



Ülkemizde “çağdaşlık” adı altında, “sanatsız sanat” ve “kavramsız kavramsal” yakıştırmalarına uygun o kadar sergi açıldı ki, hem ulusal hem de uluslararası bir bilinci uyandıran tarihi bir sürecin hatırlanıp, entelektüel ve sanatsal anlamda harekete geçirildiği Gelibolu Mail – Art projesini duyduğumda açıkçası çok heyecanlandım.

Çanakkale savaşları, emperyalizme karşı verilmiş ulusal kurtuluş mücadelesine sonuçları itibariyle zemin hazırlarken, aynı zamanda “savaşın insanlığı asla yenemeyeceği” gerçeğinin somut göstergelerle yaşandığı bir süreci de bizlere gösteriyor. Savaşın en şiddetli günlerinde siperler arası mesafe azalırken, bunun sonucunda git gide artan cesetler sebebiyle hareket edecek alan kalmadığında verilen zorunlu ateşkes zamanlarında, kendilerine sorulduğunda haritada bile yerlerini gösteremeyecekleri ülkelerden gelmiş olan farklı insanlar birbirlerini ilk kez yakından görüyor, basit el işaretlerinin ve jestlerin aracılığıyla iletişim kuruyor, ağır yüklerin altına beraber giriyor, erzak alışverişinde bulunuyorlardı. Günümüzde Gelibolu’da yaralı bir Anzac askerini kucaklayıp ateş altında ilk müdahalesinin yapılacağı yere taşımaya çalışan Türk askerini betimleyen anıt bu dayanışma ve hoşgörüyü bize daha net anlatmaktadır.
Gelibolu, “Savaşın Yenildiği Yer”dir.

Bu süreç, bir ulusu diriltecek, dönüştürecek bir kahramanı da tarih sahnesine çıkarmıştır.
Yarbay Mustafa Kemal... Üstün iradesiyle emrindeki birlikleri örgütleyip,“Ben size taarruz etmeyi değil ölmeyi emrediyorum”dediği zaman, savaşın seyrini de değiştirmişti.
Çanakkale’de bir komutan olarak dehasını ortaya koyan Mustafa Kemal, aradan yıllar geçtikten sonra, ne için geldiklerini bilmeseler de bu topraklarda canlarını vermiş farklı coğrafyaların gençlerine de kucak açmıştır; O’nun; “Uzak memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar: burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlarda evlatlarını harbe gönderen analar; göz yaşlarınızı dindiriniz, evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.'' Sözü, savaşların karşısında insani değerlerin ve hoş görünün ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.

Mustafa Kemal’in bu sözü aracılığıyla vermek istediği mesaj ile paralel olarak “sanat” olgusu da sınırları aşıp görsel ve kavramsal olarak, farklı insanları çatısı altında birleştirir.

1960 sonrasında, Kavramsal Sanat’ın gelişim sürecinde gündeme gelen Mail Art (Posta Sanatı), sanatçılara uluslar arası platformda sınırsız özgürlük sağlayan bir anlayış olarak dikkatimizi çekmektedir.
Bir mektup zarfına sığacak küçük boyutlu işler, objeler, kavramsal içerikli mektuplar, şiirler, fotograflar hatta gönderilen estetize edilmiş zarflar ve sanatçı pulları da Mail Art kapsamında farklı ülkelerde sergilenmek üzere yolculuk ederler.
90’lı yıllardan itibaren, gelişen teknoloji ile birlikte, bilgisayar ve internetin sağladığı imkanlardan sanatsal üretimlerinde faydalanan sanatçılarla Mail Art’a olan ilgi de arttı.
Ülkemizde bazı sanatçıların bu anlayışla tanışması yine yakın zaman öncesinde, internet aracılığı ile oldu. Doğal olarak kısa zaman içerisinde düzenlenen projelerin yoğun olmayışı sebebiyle, az sayıda sanatçının çabaları ile sınırlı kaldı.

Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Sanat Galerisi’nde değerli dostum Hülya Küpçüoğlu’nun gayretiyle hayata geçen ‘Gelibolu Mail-Art Projesi’ gerek içeriği, gerekse katılan sanatçıların çeşitliliği ile ülkemizde bu anlayışa ilgiyi attırabilecek boyuttadır. Bu proje kapsamında Türkiye’den sanatçıların yanı sıra İtalya, Amerika, İngiltere, Portekiz, Avusturalya, Yunanistan, İspanya, Norveç, Almanya ve Meksika’dan sanatçıların, tarihin akışının değiştiği bir süreçten günümüze uzanan ve geleceğe ışık tutacak bir köprü oluşturmak amacıyla, merkezlerine aldıkları bu tarihsel süreci irdeleyip, farklı tekniklerle gerçekleştirdikleri çağdaş çizgideki çalışmaları sergileniyor...
Ağırlıklı olarak küçük boyutlu olan bu düzenlemeler, foto – kolajlar, mektuplar ve grafik çalışmaları, sergilendikleri salonun duvarlarında kavramsal içerikleri aracılığıyla hem Gelibolu’yu düşündürüyor, hem de yerleşimleriyle dinamik ve hareketli bir izlenim uyandırıyorlar...

Serkan Azeri
Sanat Tarihi Araştırmacısı – Sanat Eleştirmeni

---------------------------------------------------------------------------


BASIN BÜLTENİ- GELİBOLU MAİL-ART PROJESİ

Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Sanat Galerisi'nde Hülya
Küpçüoğlu'nun düzenlediği 'Gelibolu Mail-Art Projesi' 25 Mayıs
Pazartesi günü açılıyor... Projeye Türkiye'den sanatçılar yanı sıra
İtalya, Amerika, İngiltere, Portekiz, Avusturalya, Yunanistan,
İspanya, Norveç, Almanya ve Meksika'dan da sanatçılar katılıyor.

Tarihimizde önemli bir yere sahip olan Gelibolu savaşları 1915-16
yıllarında deniz ve kara muharebeleri olarak yaşandı. Binlerce insan
öldü. Askerlerimiz topraklarımızı düşmandan savunmak için savaşırken,
binlerce kilometre uzaktan gelen düşman askerleri ise belki savaşın
sebebini bile bilmiyorlardı. Bölge, kan, şiddet ve ölüm ile
çevrelenmişti.

Bu savaşla birlikte Mustafa Kemal doğuyordu. Gösterdiği başarılar ile
'Anafartalar Kahramanı' olarak ilan ediliyor ve ülke kaderi üzerinde
önemli bir rol üstleniyordu. O'nun komutasındaki ordu birlikleri
cesaret ve kahramanlıkla savaşıyor ve düşman askerlerini şaşkına
çeviriyordu...

Mustafa Kemal Atatürk'ün şehit düşen yabancı askerler için söylediği
"Uzak memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar:
burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde
uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak
diyarlarda evlatlarını harbe gönderen analar; göz yaşlarınızı
dindiriniz, evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve
huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Bu toprakta canlarını
verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.'' sözleri, dünya
tarihinde bir liderin dramatik bir savaştan sonra sarfettiği en
anlamlı ve derin kelimeler olarak literatürde kalıcı yerini aldı.

Bu proje ile ülke tarihimizde önemli bir yere sahip olan o günleri
unutmamak ve bir kez daha hatırlamak üzere...

Açılış: 25 Mayıs Pazartesi
Açılış Saati: 18:00- 20.00
Sergi tarihi: 25 Mayıs-1 Haziran

Katılan Sanatçılar: Şinasi Güneş, Aslı Sağal, Canan Fitil, Esin
Tangır, Meliha Avcı, Esra Köktener, Ece Aktuna, Emine Alışık, Baybora
Temel, Deniz Gökduman, Deniz Bayav, Nurcan Perdahcı, Elif Karaaslan,
Sabriye Çelik, Gamze Yalçın, Güler Aşık, Güneş Hüseyinkulu, Ekin Onat,
Arzu Parten, Caner Şengünalp, Begüm Şahin, Nalan Tekeloğlu, Semiha
Demir, Derya Güngörmüş, Yıldız Örücü, Suna Özgür Karalan, Şeniz
Kabadayı, Gamze Özdemir, Kemal Kara, Melihat Tüzün Alemdar, Zeynep
Akoğlu Sertbaş, Şebnem Altuntaş, Safiye Mine Erdurak, Devrim Demiral,
İlker Ekici, Aylin Özal, Serkan Çalışkan, Berna Erkün, Gökhan Uğur,
Giovanni Stradada Ravenna (İtalya), Antonio Sassu (İtalya), Alberto
Sordi (İtalya), Alfonso Caccavale (İtalya), James Warren Smith
(Avustralya), Jose Manuel Figueıredo (Portekiz), Joseph A. Uphoff
(Amerika), Keith A. Buchholz (Amerika), Shmuel
Pataphyscıan&Bookartist- Riggio Gallery (Amerika), Scott Ray Randall
(Amerika), Edwin Velazquez Collazo (Amerika), David Stone (Amerika),
Petala Eytihia (Yunanistan), Pedro Bericat (İspanya), Jaromir Svozilik
(Norveç), Henning Mıttendorf (Almanya), Lee Kendall (İngiltere), Juan
Rodriguez (Meksika)



GELİBOLU MAİL ART PROJESİ SERGİSİ
Proje Direktörü: Hülya Küpçüoğlu

Katılımcı Sanatçılar:
Şinasi Güneş, Aslı Sağal, Canan Fitil, Esin Tangır, Meliha Avcı, Esra Köktener, Ece Aktuna, Emine Alışık, Baybora Temel, Deniz Gökduman, Deniz Bayav, Nurcan Perdahcı, Elif Karaaslan, Sabriye Çelik, Gamze Yalçın, Güler Aşık, Güneş Hüseyinkulu, Ekin Onat, Arzu Parten, Caner Şengünalp, Begüm Şahin, Nalan Tekeloğlu, Semiha Demir, Derya Güngörmüş, Yıldız Örücü, Suna Özgür Karalan, Şeniz Kabadayı, Gamze Özdemir, Kemal Kara, Melihat Tüzün Alemdar, Zeynep Akoğlu Sertbaş, Şebnem Altuntaş, Safiye Mine Erdurak, Devrim Demiral, İlker Ekici, Aylin Özal, Serkan Çalışkan, Berna Erkün, Gökhan Uğur, Giovanni Stradada Ravenna (İtalya), Antonio Sassu (İtalya), Alberto Sordi (İtalya), Alfonso Caccavale (İtalya), James Warren Smith (Avustralya), Jose Manuel Figueıredo (Portekiz), Joseph A. Uphoff (Amerika), Keith A. Buchholz (Amerika), Shmuel Pataphyscıan&Bookartist- Riggio Gallery (Amerika), Scott Ray Randall (Amerika), Edwin Velazquez Collazo (Amerika), David Stone (Amerika), Petala Eytihia (Yunanistan), Pedro Bericat (İspanya), Jaromir Svozilik (Norveç), Henning Mıttendorf (Almanya), Lee Kendall (İngiltere), Juan Rodriguez (Meksika)